Tekel orada,
Ankara'da dayakla susturulmaya çalışılıyor. İşte asıl burada konuşmak
lazım. AKP'ye karşı, Tekel'i susturmaya çalışan ekonomik tetikçilere
karşı bugün susmanın değil elinde ne varsa karşı koymanın zamanı. Benim
elimde kalemim var sadece bir kişi bile duysa sesimi, yarın için,
doğacak güneş için, Tekel için umuttur.
AKP iktidarı döneminde
daha önce SEKA’da şimdi ise Tekel’de emeklerinin karşılığı sokağa
atılmakla ya da asgari ücrete, iş güvencesi olmadan devlet kurumlarında
iktidarın insafında çalışmak arasında bırakılan işçiler tüm çabalara
rağmen direnmeye devam ediyor.
Polisin darbe ve
sıkıyönetim dönemlerinde işçilere yaptığı müdahaleleri arşivlerden
hatırlayan biz gençler bu sözde demokratların askerliğini yapan ve Tekel
işçisini sokaklarda sürükleyen Ankara polisini unutmayacağız.
Daha önce Türk-İş önünde
kurduğu çadırlarda açlık grevi yapan ve sesini tüm dünyaya duyuran
Tekel işçileri hakkında yazamamıştım. Ama kendi emekleriyle kurdukları
sendikalarına gitmelerine izin verilmeyen Tekel işçileri Ankara’da
sadece ekmeklerinin peşinden gittiği için dayak yerken susmak, bir
kenarda beklemek benim gibi babası eski bir emekçi olan birine
yakışmaz.
Ne yazık ki bir kısım
basın ve AKP yanlısı kesim emekçinin sıkıntısını anlayamıyor. Zaten bu
düzen böyle her gelen iktidara yaranmaya çalışan, işçinin, emekçinin
ekmeğinde gözü olan aç gözlüler böyle dönemlerde hep ceplerini doldurup
bir yerden de amma abartıyorsunuz diyerek gerine gerine büyüttüğü
göbeklerini sıvazlar. Bu ülkede sendikaların işçiyi desteklemesini
önlemek için her iş yerinde tek sendika şartı getiren ve işçiyi
istemediği sendikaya mahkûm eden 12 Eylül zihniyeti varken AKP’lilerin
yok biz şunu yaptık yok biz böyle demokratız sözleri ancak gözleri kör,
kulakları sağır ağızları kapalı üç maymunu oynayan, her dönemin
adamlarını memnun eder.
Bugün Tekel işçisine bu
çileyi çektirenler, işçinin emekçinin hakkını yiyip sonrada bu ülkede
bilmem şu kadar işsiz var haddinizi bilin diye tok karnıyla
konuşanlardan demokratik bir anayasa beklemek için biraz fazla iyi
niyetli olmak lazım. Belki benim bile düne kadar ümidim vardı ama böyle
kendini adamdan sayan, dününü, fakirliğini unutan milleti sadece kendi
tarafında olanlardan sayan, insanlara başını arşa kaldırıp bakan,
ülkenin en hakiki zeytinyağı kıvamında bir Başbakan varken başımızda
biz daha çok böyle hayal kırıklığına uğrarız.