"Namuslu" tecavüzler çağı





Ne yazmak gerekir bu satırlara. Üç yaşındaki bir çocuğa tecavüz edildiğini yazmak bile zor gelirken bu ülkede birileri küçücük bir kız çocuğuna... yok yazamıyorum ben bu ülkede üç yaşındaki bir kız çocuğuna tecavüz edildiği gerçeğine inanmak istemiyorum. Ama asıl inanmak istemediğim kendine devlet diyen bir örgütlenmenin bu tecavüzcüleri korumaya kalkması. Otopsi raporunda ölüm sebebi olarak boncuk yuttuğunu yazacak kadar alçalmış sözde doktorların yaşadığı bir ülkede ben yaşamak istemiyorum. Sormak istemiyorum Dilan'a ne oldu diye. Sormak zorunda kalmak istemiyorum. 

Üç yaşındaki bir çocuğun tecavüzden öldüğü bir ülke ya da böyle bir dünya olmamalı. Tecavüzün meşrulaştığı ahlaki bir düzende yaşamak sizi rahatsız etmiyor mu? Bir kadının, kızın tecavüze uğrayıp sonrada kuyruk sallamasa olmaz diyebilecek ahlaksız namus bekçilerinin her yerden bittiği bir ülkedeyiz. Başka ülkelerde yaşanmıyor mu bunlar, yaşanıyor elbet. Ama hangi batı toplumunda 14 yaşında engelli kıza tecavüz eden adamların korunduğunu ve serbest kaldığını gördünüz. 22 yaşında kendine Allah'ın her günü tecavüz eden adamın kafasını kesen bir kadının nasıl bir hale getirildiği değil, adamın kafasını kesmesi konuşuluyorsa bu ülkede bitmişiz demektir. O kadının yaşadığı travma ve tecavüzcünün başını kesmeye götüren süreç nedense namusunu korumasından daha önemli değil. Namus diye hayatımıza giren bu büyük ahlaksızlık nasıl kültürümüze işlemişse her türlü pisliğimizi bu kavramın altına süpürerek yaşıyoruz. Kendine belediye başkanı diyen sapık zihniyetli bir adam çıkıp, tecavüze uğrayan bir kadının kürtaj hakkına karşı, çocuk niye ölsün tecavüze uğrayan anne ölsün şeklinde savunabiliyor. 

Peki ama ne oluyor, bu ülkenin kendine Yeşilçam diyen sinema sektörünün yıllarca tecavüzü dramatize etmek adına nasıl meşrulaştırdığı ortada değil mi? Yargıtay'ın aldığı 14 yaşındaki N.Ç. tecavüze uğramadı, kendi isteğiyle beraber oldu kararı tecavüzün yargıda meşrulaşmasına neden olmadı mı? Tecavüz denen bu büyük pislik toplumumuzun ahlak denen o büyük yalanı altında yüzyıllardır saklanıp bu yalandan beslenmiyor mu? Hani vardır ya büyük Türk yalanları, yok efendim biz çok ahlaklı ve namuslu bir milletiz diye. Evet namuslu ve ahlaklı bir milletiz. Namus diye küçücük kızlara şehrin ileri gelenleri topluca tecavüz eder ve çok namuslu olduğumuz için basına bile yansısa tüm olanlar sanki hiç bir şey olmamış gibi yaparız yani o kadar namuslu bir halkız. Bir erkeğin sokağın ortasında karısını bıçaklamasına bırak vatandaşı Polis bile karışmaz, niye aile işleri bunlar biz çok namuslu ve ahlaklıyız ya karışmak olmaz aile içi cinayetlere. Kim bilir mesela bu ülkede kaç kadın evliliği boyunca kocasının tecavüzüne uğrar ama yok olur mu evlenmiştir artık o kadın, kocası ne zaman  nerede ve nasıl isterse onun kulu ve kölesi olmalıdır, hani çok namuslu ve ahlaklı bir halkız yakışmaz. Hiç karı koca ilişkisinde tecavüz olur mu canım? 

Daha küçücük kız çocuklarını koruyamayan bir devletten, kızına tecavüz eden ve öldüren adamdan hesap sormak yerine kızı tecavüzden öldü diye utanan bir aile yapısı mesela kutsal olsa ne olur. Senin ülkende tecavüze uğrayan bir kadın ailesinden, eşinden ya da sevgilisinden bu yüzden baskı görecek ve yaşadığı tecavüz bine katlanacaksa eğer, aile denen kurumun amacı nedir? Tecavüzcüyü teşhir etmek, tecavüze uğrayanı korumak bu devlete, aile yapımıza ve ahlakımıza, kültürümüze ters geliyorsa eğer bana söyleyin bu kültürde yozlaşacak ne var ki yozlaşmasından dem vuruyoruz. Bu sözde ahlaklı ve namuslu aile yapımız zaten sakat ve yoz değil midir ki çıkıp yok dünyanın çivisi çıktı diyoruz. Acaba dünyanın çivisi çoktan çıktı ama hani kol kırılır yen içinde kalır hesabı bu ülkede tüm sapıklıklar yıllarca hep saklandı ve üstleri mi örtüldü?

Bence olan bu. Şimdilerde medya derken, İnternet derken bunları duyabiliyoruz. Yoksa ülkede aslında tecavüz vak'aları artmadı benim güzide memleketimde tecavüzcüleri saklamak daha zor bir hale geldi. Ama halen bu ülkede aile içi yaşanan tecavüzler tabu olmaya devam ediyor. Ne zaman tecavüz mağdurları gerçekten korunmaya ve suçlu psikolojisinden kurtulmaya, tecavüzcüler ise gerçek anlamda cezalarını çekmeye başlarsa bu ülkede bir şeyler değişir. Yoksa iki yüzlü ahlak anlayışı devam ederse isterseniz tecavüzcüleri hadım edin değişen bir şey olmayacaktır. 

Umarım bir daha bu sayfalarda böyle şeyler yazmak zorunda kalmam. Hani olur ya bu ülkenin riyakar ahlak yapısı belki bir gün değişir. Hiç umudum yok ama hep dediğim gibi o güneşin doğmasını hep bekleyeceğim. Hiç doğmayacağı hep aklımın bir ucunda olsa da en azından birileri umut etmeye devam etmeli. 

RedHack'in twitter'da başlayan #DilanaNeOldu tabelası üzerine hazırladığı videoda gerçekten iç burkucu. Yine Dilan'ın boncuk yutması nedeniyle öldüğü yalanını savunan Siverek Kaymakamlığı'da RedHack tarafından hacklendi. Birilerinin bir şeyler yapması lazım. Biz ancak yazıyoruz, RedHack ise hesap soruyor. 

Yorum Gönder

Görüşlerinizi paylaşın

Daha yeni Daha eski