Yeni bir hayata adım atarken



Her vazgeçiş yeni bir hayata başlangıçtır. Geçmişte kalmıştır her şey, o kadın, hatırlattıkları, onun için yaptıkların ve onun kılının bile kıpırdamadan öylece durması geçmişte kalmıştır artık. İstesen de geri dönüş yoktur bu yoldan. Ama bu yazmaktan vazgeçmek midir aynı zamanda? Onun hakkında sana tekrar yazı yazacak ilhamı veren o aşk hakkında yazmak, onu unutmamak mıdır? Yada veda ettiğinde unutmuş mu olursun onu? Geride bırakmak, hatırlamamak mıdır? Bildiğim kadarıyla pek balık hafızalı bir adam değilim. Öyle bir şeyleri unuttuğum pek görülmemiştir. Yani en azından kalbimi delip geçen büyük bir aşkı unutmak pek bana göre değil. Peki o gördü mü o büyüklüğü doğrusu bu da pek umurumda değil. Aşk başkalarına büyüklüğü kanıtlanması için yaşanmaz. Eğer öyleyse zaten tahmin ettiğin o büyüklükte yoktur o  aşkta. 


Pişmanlıklarım olmadı mı peki? Olmaz mı, keşke dediğim çok şey oldu. Keşke o çiçeği göndermeseydim dedim mesela. Benim yapacağım bir şey değildi. Hani o aşkını kanıtlamak isteyen adam rolüydü biraz. Ama işte insan aşık olunca o saçma rollere bazen kapılıyor. Keşkelerle hayat sürmeyeceğine göre devam edeceğiz yolumuza. Ona hayatında mutluluklar dilemekten başka şansımızda yok. Hani o başından beri bahsettiği arkadaşlık olur mu aramızda biraz şüpheliyim. Yani en azından ben sevdiğim kadını basit bir arkadaş olarak göremeyecek kadar arızalı bir adamım. Hayır yani o kadar "modern" bir Türk erkeği de var mı orasını da bilmiyorum. Ama diyorum ya hep, hayatımda değer verdiğim ender insanlardan birisi olabilir pekala. Hatta çok büyük bir tartışmaya girip kafamı bozmadığı sürece muhtemelen öyle olacak. Sonra bir gün gelecek ya o işten ayrılacak ya ben. Ve bir daha görmeyeceğiz birbirimizi. Ben sokakta görsem hatırlayacağım ama o hiç görmemezlikten gelecek belkide. Hani hak etmiş olmasam da bunu yapacak. Ve bende gururuma yediremediğim için görmemezlikten, yaşamamışlıktan geleceğim onu. 


Bir gün bir başkasını seveceğim, başka bir kadında onu ve tüm sevdiğim kadınları bulacağım hayatımın kadını olacak belki. İşte o zaman unutacağım onu. Ya da kalbimin güzel bir köşesinde güzel bir hatıra olarak kalacak diyelim. Şimdi elimde olan bir şey var. Hatırlamak istediğim bir hatıra mı yoksa hiç hatırlamak istemediğim büyük bir hata olarak mı aklımda kalacak? Evet bazı hatalar yaptım şimdiye kadar ama hepsi aşk denen ahmaklığın içine alınacak kadar masum ve zararsızdı. Bundan sonra aramızda yaşanacaklar, birbirimizden kopacağımız güne kadar yapacaklarımız nasıl bir kadının hayallerimde yer bulacağını gösterecek bana. Şimdiye kadar hiç bir sevdiğim kadına kin duymadım, nefret etmedim onlardan. Sevdiğim bir kadına kin duyacak kadar sinirlenirsem herhalde ona kalbimde unutulmaz bir köşe ayarlamam biraz zor olur. Her şey kaderimiz deyip geçen insanlardan değilim. Sonuçta ne olacağını bilmediğimiz bir  hayat yazılmış olsa ne olur. Ne yaparsam yapayım zaten yazılmış olandan kaçış yok. Kaderi değiştiremediğimize ve onu bilemediğimize göre ona göre hayatı yaşamanın anlamı yok. Her şeyi kaderimiz diye kabullenmek yerine, kabullenmemek benim gerçek kaderim deyip yola devam etmek lazım. 


Hadi bakalım güzel kadın, haftaya geliyormuşsun galiba öyle duydum. Umarım tatilin iyi geçmiştir, Ankara havası iyi gelmiştir sana. Gerçi bu mevsimde pek oralar çekilmez, bozkırın sıcağı adamı fena çarpar ama vardır senin bir bildiğin. İstanbul bildiğin gibi, karmaşa, kaos ve bir yanda deniz ve güneş. Her türlü güzellik ve çirkinlik bir arada. Bu şehri sevmek zordur ama işte biz insanları da şehirleri de ruhuyla sevdiğimiz için ilk görüşte aşık oluruz. Gözlerine bakınca anlarsın şimdiye kadar gördüklerinden farklı olduğunu. Saatlerce anlatsana kendini sana, ben böyle çirkinim, şöyle hastalıklarım var benim dese bile sen bilirsin kalbinde yatan o inci tanesini. Hani o istiridyenin kalın ve çirkin kabuğunun altındaki parlak inci gibi. Önemli olan onun içindeki inciyi görebilmekte. Neyse biz o inciyi gördük ama sahip olamadık. Birileri bizden önce davranmış anlaşılan. Umarım inciye gerçek değerini verir. Evet kabul kıskanıyorum ama öyle abartılacak kadar değil. Sahip olamadığımız inci için başkalarının mutluluklarına engel olmak benim yapacağım iş değil. Sağlıcakla kal güzel kadın, söyle o incinin şimdiki sahibine ona iyi baksın, zira ben bugüne kadar eşi ve benzerine rastlamadım. 

Yorum Gönder

Görüşlerinizi paylaşın

Daha yeni Daha eski