Savaş tamtamları çalarken


Bu sayfaları takip edenler ve benim Suriye yazılarımı okuyanlar için ne Türkiye'nin Akçakalae'ye düşen bombalar ve ölen vatandaşlarımız sonrası saldırıya geçmesi ne de TBMM'den tezkerenin geçmesi sürpriz olmamıştır. Hani kendime pay çıkarmak gibi olmasın bunu tahmin etmek için kitaplar bitirmenize,Ortadoğu tarihini su gibi içmenize,Türk Dış Politik bakış açısı hakkında bilgi sahibi olmanıza filanda gerek yok.Sadece süreci bilip, AKP'nin mevcut dış politik sürecini iyi takip etmiş olmanız yeterli. 

Ama bana çıkıp kimse biz düşen bombalar olmasa Türkiye bu savaşa girmek niyetinde değildi mavalını okumasın. Aylardır TSK sınıra mühimmat taşıyor. Daha bir ay önce sınır bölgesine hareket eden tankların görüntüleri hala belleklerde. Uçak krizinden beri Türkiye'nin böyle bir fırsatı beklediği ortada. Ortada olmayan ise aslında bu fırsatı gerçekte kimin istediği. CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce çok doğru bir noktaya parmak bastı. Türkiye şu anda ABD'nin Jandarmalığını yapıyor. Hani birileri bugünlerde çıkıp yok ABD olsa şöyle yapar, yok İngiltere olsa böyle müdahale eder deyip duruyor. Bir kere siz hangi büyük devletin komşularıyla böyle münasebete girdiğini gördünüz. Komşuyla savaşma ahmaklığı ikinci dünya savaşıyla beraber tarihin çöplüğüne gömüldü. ABD en son hangi komşusuyla savaştı mesela. Meksika ile olan savaşın üzerinden 200 küsür yıl geçti. İngiltere ise hani karasal sınırı olmasa bile en son Fransa ile Yüzyıl savaşlarında karşı karşıya geldi. Hadi Almanya diyelim. İkinci Dünya Savaşında İngilizlerin Almanya'ya çıkartma yaptığını duyan oldu mu? 

Şimdi karşıma gelip bana büyük ülkeler şöyle savaşır, böyle cevap verir diye maval okumayın. Büyük ülkeler, komşularıyla savaşmadıkları için büyüktürler. Eğer komşusunu karıştırmak isterse bunu kimsenin ruhu duymadan ve savaşa mahal vermeden yapar. Bizim gibi göstere göstere bir iç savaşa taraf olmaz. Mesela Yugoslav iç savaşında Almanya, Hırvatistan'a askeri destek vermiş ama politik olarak hiç müdahil olmamıştır. Böylece aslında Yugoslav sokaklarında gezen Alman Leopar tanklarının neden orada olduğunu da kimse pek sorgulayamamıştır. İşte bu dengeyi iyi kurmak gerek. Hani şimdi dersiniz ABD, Özgür Suriye'yi destekliyor diye. Tamam da ABD ile Suriye arasında komşuluk mu var? ABD Atlantik ötesinden tuzu kuru bir şekilde birilerini destekliyor. Kafası rahat kimsenin ABD'ye zarar verme ihtimali yok. Hani arada sırada Büyükelçilik filan bombalanır onlarda telafisi olabilecek şeyler. En fazla milletin gazını almak adına bir askeri operasyon yapılır. Ama işte Vietnam, Sudan, Irak ve Afganistan gibi örnekler nedeniyle bu stratejide yakında son bulabilir. Sürekli asker ve para kaybetmek biraz ABD ekonomisinin belini bükmeye başladı. Hani belki başka yollar aramaya başlayabilirler. Ya da bulmuşlardır. Örnek verelim Türkiye gibi ülkeleri kullanarak hem kendi halkının gazını alır hem de ders vermek istediği ülkelere bir gıdım zarar görmeden dersini vermiş olur. Hatta Jandarma olarak kullandığı ülkeye birde silah satarsa değmeyin keyfine. 

İşte şu anda düştüğümüz durum bu. Hani umarım İran, Irak gibi bölge ülkeleri biraz aklı selim davranıp bu savaşa ortak olmaz. Hatırlarsanız yazmıştım, Suriye savaşına çekilecek bir Türkiye bölgede büyük bir çatışmanın fitilini ateşleyebilir diye. İşin kötü tarafı bombanın kimden geldiği belli bile değil. Hadi diyelim Esad güçleri attı karşılığında misilleme yaptınız işte, şimdi Suriye'ye girmenin alemi ne. Sınır bölgesinde beklersin varsa bir sadırı müdahil olursun. Şimdi diyeceksiniz böyle olmayacağını nereden biliyorsun. Madem Suriye'nin iç işine karışılmayacak o zaman tezkerenin anlamı ne? Madem amaç savaşmak değil sadece güç gösterisi sınıra yığınak yapınca olmuyor mu? Suriye size savaş açarsa TBMM'nin tezkere kararı alması çok mu uzun sürer. Şahit olduğumuz gibi çok kısa sürede bu karar alınabiliyor. Yüzyıllardır bu bölgelerde denge politikasıyla barışı koruyan ve savaştan uzak yaşayan Türkiye şimdi neden savaşa sürükleniyor. Dış Politik tavrımız madem şimdiye kadar hatalıydı şimdiye kadar Türkiye neden hiç savaşa girmedi. Kıbrıs'a yapılan müdahalede bile neden kimse Türkiye'ye müdahalede bulunmadı mesela? Hepsi denge politikası sayesinde olmasın. 

Şimdi güya yeni Osmanlıcılık yapan bu baştaki tayfa aslında Enver ve Talat Paşacılık oynuyor olmasın. Hani Osmanlı en güçlü çağında bile gerekmedikçe savaşa girmeyen bir devletti. Ama ne zaman bu İttihatçiler başa geldi nedense Osmanlı'nın sonunu getiren bütün savaşlarda bu Paşalar zamanında yaşandı.Hani şimdiki dış politikanın vizyonuna bakınca ben Osmanlı'nın son dönemlerini görüyorum. Ne diyelim sonumuz benzemesin. 

Yorum Gönder

Görüşlerinizi paylaşın

Daha yeni Daha eski