Hrant Dink gibi hayatını Ermeni Türk kardeşliğini sağlamak için adamış bir adamın Ogün Samast adında bir tetikçi tarafından öldürülmesi karşısında siz insanlığınızı bir kenera koyup susmuş olabilirsiniz. Ama hala insani kırıntıları taşıyan bizler "Hepimiz Ermeniyiz" sloganıyla Hrant Dink ve bu ülkede sırf Ermeni olduğu için ayrım gören, ırkçılığa maruz kalan insanlara karşı geç kalan bir empatiyle bir araya gelmeye çalıştık. Empati diyorum, belki de orada yürüyen kalabalık ve onları alkışlayan milyonların bu kelimenin anlamını öğrenmesi gerekiyor. Biz orada hepimiz Ermeniyiz derken, ırksal bir kabullenme değil, Ermeni olmanın bile küfür sayıldığı ülkemizde azınlıklara karşı duyulan bu nefrete karşı, madem öldürüyorsunuz Ermenileri bizi de öldürün o zaman, hepimiz bu faşizan bakış karşısında Ermeniyiz demek istemiştik. Üzerinden uzun yıllar geçti, Hrant Dink'in sözde katili cezasını çekiyor. Ama bu cinayetin arkasında olan eller, geçen gün yapılan Hocalı katliamı eyleminde tekrar ortaya çıktı.
Bu oyuna gelmeyin, kardeşlerimize karşı işlenen bu insanlık suçu karşısında dünya üzerinde biz ne yaptık peki? Sizin aklınızda birbiriyle alakasız iki olay var, Hrant Dink gibi bir adam mı oradaki masum çocukları öldürdü, bu toprakta doğan ve yaşayan Ermeni kökenli vatandaşlar mıydı Hocalı'daki faşistler? O zaman nedir bu hiddet, ne olacak Ermenistan'a saldırıp aynı katliamı sizde onlara mı yapacaksınız? Çünkü ortada öyle bir nefret var, öyle bir faşizan dil kullanılıyorki sanki şimdi olsa bu katliamın hesabını kanla soracak milyonlar var Türkiye'de. Öyle değilse nedir bu ırkçı söylemin nedeni? Faşizmin ne zaman faşizmle çözüm bulduğu görülmüş. Ama ben bunları kime anlatıyorum? Daha aynı ülkede söylenen başka bir söylemin anlamını anlamak yerine, hepiniz p*çsiniz diye karşılık verme zihniyetindeki insanlardan bahsediyoruz. Nasıl anlayabilir ki o sözün anlamını? Daha trafikte giderken en ufak bir tartışmada karşısındakine kafa göz dalmayı erkeklikten, adamlıktan sayan bir kültürel altyapıdan bahsediyoruz. Daha evdeki çocuğunun ya da eşinin sorunlarını dinlemeyi, empati kurmayı bile zulüm adleden bir toplumsal bilinç mi bunları algılayacak?
Ne yazık ki yavaş yavaş insanlığını kaybeden bir toplum olmaya başladık. Ama üzülmeyin bunu kendimiz başardık, dışarıdan müdahale yok. Ama haksızlık etmeyelim bu faşizan eğilim sadece ülkemizde değil bütün dünyada arttı. Teknolojidir,kişisel gelişim saçmalıklarıdır başka insanları düşünmeyen bencil yaratıklar olup çıkmamıza neden oluyor. 1980'lerden itibaren bütün dünyaya aşılanan bu kişiselleşme, kişiselleştirme eğilimleri bugün insanlığımızı kaybetme eşiğine gelmemize neden oldu. Ama ne yazık ki hep övündüğümüz Türk örf ve adetleri ne yazık ki bizi bu sefer bu sınavdan da geçiremeyecek. Bu sınavda birazda olsa hep o aşağıladığımız evrensel insani değerlere ihtiyacımız var gibi. Umarım çok geç olmadan insan olmayı öğrenebiliriz.